1 Mart 2021
KRİPTO PARALARIN HUKUKUMUZDAKİ YERİ

Kripto parayı son zamanlarda gerek arkadaşlarımızdan gerekse de sosyal medyadan sık sık duyuyoruz. Bazıları gözünü telefondan ayırmadan yemekte, işte ve hatta uykuda bile takip ederek paradan para kazanmaya çalışıyor. Peki şimdilerde televizyonların ekonomi bültenlerinde BTC, ETH, XRP olarak duyduğumuz bu kripto paraların hukukumuzdaki yeri nedir ? 


KRİPTO PARA BİTCOİN’İN DOĞUMU, TANIMI VE HUKUKUMUZDAKİ YERİ


Geliştirilen ilk kripto para birimi Bitcoin, Satoshi Nakamoto tarafından 2008 yılının Kasım ayında piyasaya sürülmüştür. Bitcoin, işlemleri güvenceye almak için kriptografi yani şifreleme kullanan, çalışma şekli nakite alternatif bir değişim aracı olarak tasarlanmış bir dijital varlık, bir sanal unsurdur. Bitcoin, fiziksel para birimlerine kıyasla arzının sınırlı olması nedeniyle hızlı yükseliş gösterebilirken, yine arzının sınırlı olması ve belirli grupların kontrolünde olması nedeniyle hızlı düşüş de gösterebilmektedir. 


Türk Hukuk’unda kripto paralara dair bir tanım şimdilik bulunmamakla birlikte 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 99. Maddesinde “Konusu para olan borç Ülke parasıyla ödenir. Ülke parası dışında başka bir para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmışsa, sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç, ödeme günündeki rayiç değer üzerinden Ülke parasıyla da ödenebilir.” hükmü yer almaktadır. Kanunun lafzında geçen başka bir para birimi tanımlamasına kripto paraların girmediği yönünde görüşler mevcuttur. Ancak günümüz ihtiyaçları neticesinde hukukumuzda yer edinmiş olan “Elektronik Para” tanımlamasının olduğunu biliyoruz. Elektronik para 6493 Sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutakabat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında “ihraç eden kuruluş tarafından kabul edilen fon karşılığı ihraç edilen, elektronik olarak saklanan, çeşitli ödeme işlemlerini gerçekleştirmek için kullanılan ve elektronik para ihraç eden kuruluş dışındaki gerçek ve tüzel kişiler tarafından da ödeme aracı olarak kabul edilen parasal değer” olarak tanımlanır. Bu tanımı kripto paralar açısından değerlendiren Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu 2013 yılında “Herhangi bir resmi ya da özel kuruluş tarafından ihraç edilmeyen ve karşılığı için güvence verilmeyen bir sanal para birimi olarak bilinen Bitcoin, mevcut yapısı ve işleyişi itibarıyla Kanun kapsamında elektronik para olarak değerlendirilmemekte, bu nedenle de söz konusu Kanun çerçevesinde gözetim ve denetimi mümkün görülmemektedir.” şeklinde bir açıklama yayınlamıştır.


2016 yılında Sermaye Piyasası Kurulu Araştırma Dairesi’nin hazırlamış olduğu 73 sayfalık “KRİPTO-PARA BITCOIN” araştırma raporunun Türkiye’de Bıtcoin’in Yasal Statüsü başlıklı bölümde “Bitcoin'in vergilendirilmesi tartışması, tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de devam etmektedir. Merkezi olmaması sebebiyle sadece Türkiye'yi kapsayacak bir vergilendirme sisteminin mümkün olamayacağını düşünenler olduğu gibi, Bitcoin'in yasal statüsünü belirledikten sonra vergilendirmenin değerlendirilebileceğini düşünenler de vardır” şeklinde bir açıklama bulunmaktadır. Aynı raporun sonuç kısmında ise “Ülkemizin de, tüm dünya devletleriyle birlikte, Bitcoin'i olumlu bir endişelilikle izlemesinin uygun olacağı düşünülmektedir. Tüm riskleri değerlendirilerek, teşvik edici düzenlemeler yapılırsa, Bitcoin pazarından gelir elde etmemiz de mümkün olabilir. Örneğin; ülkemizde hizmet veren bir Bitcoin Borsası henüz kurulmamıştır, bunu düzenleyen bir mevzuat, ülkemizi Bitcoin pazarında bir adım öne çıkarabilecektir.” önerisi dikkat çekicidir. Söz konusu rapor ülkemiz kurumlarının bilinen en detaylı çalışması olup; kanaatimce önümüzdeki günlerde dünya çapında yapılması muhtemel yasal düzenlemelerin Türk Hukuku’ndaki habercisidir.


Hazine Müsteşarlığı’nın 10 Ocak 2018 tarihinde yayınlamış olduğu basın açıklamasında Türkiye’de yasal bir dayanağı olmayan kripto paralara ilişkin düzenlemelerin geliştirilmesi için bir çalışma grubunun oluşturulacağı ve kripto paraların risklerine yönelik bilgilendirmelere yer verilmiştir. Kripto paraların yasal dayanağının sağlanması için çalışma grubu oluşturulmasına karar verilmesi gelecek adına umut vericidir. 
ABD, Kanada, İngiltere ve Güney Kore gibi bazı ülkeler kripto paraları yasal mevzuatları gereği veya yasal dayanağı olmaksızın bir ödeme modeli olarak kabul etmiştir. Singapur, Brezilya, Kanada, Finlandiya,  Bulgaristan ve Danimarka ise kripto para kullanımının vergilendirilmesi noktasında düzenlemeler yapmış ülkelerdir. Günümüz itibariyle kripto paralar, ülkemizce resmi bir para birimi yahut mal varlığı olarak kabul edilmemektedir. Esasen kripto paralar bir tür gelir veya ücrettir. Bu durumda kripto paralar vergiye tabi tutulursa, hükümetlerin kripto paralara karşı olması beklenemez. Kaldı ki; kripto paraya artan ilgi yasal düzenlemeleri bir tür zorunluluk haline getirmekte  olup; yapılacak düzenlemelerin başta bankacılık ve finans hukuku olmak üzere vergi hukuku, miras hukuku, ceza hukuku, icra ve iflas hukuku gibi alanlara önemli etkileri olacağı şüphesizdir. 

  Av. Ahmet DEMİRKAN

Ara